Çocuk Kitaplığı

Çocuk Kitaplığı

16 Ekim 2013 Çarşamba

İki nehir arası masallar

Mezopotamya Masalları 1-2-3-4
Her şey Oyunla Başladı
Mirza Memed ile Ejderha
 Adapa
Selahattin Eyyubi ile Akıllı Kız
Yücel Feyzioğlu
Nesin Yayınevi, 2013, 1. Basım
9 yaş+

Ezgi Karataş

Mezopotamya’nın bereketli coğrafyasının masalları, Yücel Feyzioğlu’nun derlemeleriyle günümüze aktarılıyor ve dilden dile söylenmeyi bekliyor.
Mezopotamya, iki nehir arasında uçsuz bucaksız kocaman bir memleket. Bereketli toprakları kadim kültürlere ev sahibi, gizleri türlü çeşit hikayenin anası. Öyle nazlı, öyle güzel… Mezopotamya; Fırat ve Dicle nehirlerinin arasında bir uzun tarih, soluksuz bir heyecan.
Bu hafta, sizleri bu coğrafyayı kendine mesken edinmiş kültürlerin hikâyesini anlatan bir yazarla tanıştırmak istiyoruz. Yücel Feyzioğlu, Anadolu’nun Mezopotamya’nın masallarını yıllar içinde geleneklerinden süzülen birikintiyle bize ulaştırırken, çocukluğunun konuk odasındaki masalları, kulağını dikip gözünü kırpmadan dinlediği dengbejlerin hikâyelerini bugünün çocuklarıyla buluşturuyor. Dünyada yazıya geçirilen ilk masal olma özelliğini taşıyan Sümer masalı Adapa, Cizre’li mucit Cezeri,  pek çok masala konuk olsa da ismi pek geçmeyen Selahattin Eyyubi ve nicesi… Amed’in bağlarında, Mardin’in sarısında, Cizre’nin yeşilinde, Fırat’ın hiddetinde, Dicle’nin inceden salınışında gizli pek çok hikâye…
Masalları derlemek, aslına sadık kalmaya çalışarak aktarmak zor iş, ama artık Zaza, Kürt, Acem, Süryani ve nicesi kültürün kahramanları yazıya aktarılıyor ve dilden dile dolaşmayı bekliyor.

Her şey oyunla başladı
Geçtiğimiz aylarda malum bakanlardan biri Türkiye’nin Müslüman bir ülke olduğunu ve “konumu itibariyle” mucitler ve “kalem efendileri” çıkaramayacağını ancak ve ancak ara eleman yetiştirebileceğini buyurmuştu. Ama sanırız malum bakan, çocukluğunda ne pamuk arasına fasulye koyup büyüttü ne de arkadaşlarıyla akla hayale gelmez yaramazlıklar yaptı. Zira fasulye dediğime bakmayın, hatırlayın. Bir çocuk için o bitkinin yeşermesi ya da oynarken aklına gelen, sizin için küçük onun için büyük bir fikir ne büyük mucizedir. Aslında bilmezler mi her şey oyunlarla başlar ve pek çok icadın ipuçları o oyunlar sırasında akla gelir. Bizim malum bakan ve şürekası için elimizden geçmiş olsun demekten başka iş gelmez ama çocuklarımızın oyun alanlarını genişletmek ve zihinlerini özgür bırakmak hala bizim elimizde.
Çok lakırdı ettik aslında bunca laf Mezopotamya Masalları serisinden anlatacağımız kitap içindi. Uzun bir serinin ilk kitabı olan ‘Her şey Oyunla Başladı’ Cizre’li mucit İsmail Ebuliz el Cezeri’nin hayatını, mucidin çocukluğunu esas alarak anlatıyor. Kocaman oyun ekibiyle birlikte kafa kafaya verip, kuyu başında su çekenlere yardımcı olmak için düzenek yapmayı akıl etmesini, su kabağının içine ikinci bir tohum atıp, büyüyen kabakların iç içe geçmesiyle termosu icat etme serüvenini okuyoruz bu uzun hikayede. Keşif süreci ise rahat olmuyor, zira hain karakterler elbet kendine yer buluyor. Kötücül Mizo ve arkadaşları uzatılan dostça eli reddetse de Cezeri’nin hayallerini, en uçuk fikirlerini destekleyen annesini, duvar ustası babasını ise saygıyla anıyoruz.
Belki de Erdoğan Bayraktar’ın eline hep ‘cıs’ diye vuran bir annesi vardı. Kim bilir? O vakit kulaklarımıza inanacağımız sözler duymak için, iyisi mi siz çocuklarınızla oyunlarla toprağa, yeşile, bulutlara karışın. Güzel günler bizim!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder