Çocuk Kitaplığı

Çocuk Kitaplığı

4 Aralık 2013 Çarşamba

Hitler “Yurdumu” çaldı.


     
Hitler Oyuncağımı Çaldı
Judith Kerr
Çeviri: Berfu Durukan
Tudem Yayınları, 2013, 1. Basım
7+ yaş
Özgül Kılınç

Bugün hala milyonlarca insan kaçakçılığı sonucu hayatını yitirirken ve yine milyonlarca insan doğduğu, büyüdüğü, anılarına mesken olan topraklardan ayrılmak zorunda bırakılırken savaş çığırtkanlarına iki çift laf etmek gerek. Savaşa Hayır!

II. Paylaşım Savaşı ya da daha yaygın bilinen adıyla II. Dünya Savaşı... Milyonlarca insanın yaşamına mal olan bir savaş ve bu savaşın ortasında kalmış insanlar... Her sınıftan gelmiş, büyük çoğunluğu Yahudi, milyonlarca insan bu savaşta toplama kamplarında yaşamını yitirdi ve bunların 1,5 milyonu çocuktu. 

Kitabımız ''Hitler Oyuncağımı Çaldı''nın kahramanı Anna da henüz 9 yaşında, Berlin'de yaşıyor ve kendine göre son derece mutlu bir çocukluk geçiriyor. Etrafında olan bitenin pek de farkında değil. O ve ağabeyi Max okula devam eden, orta sınıf bir ailenin çocukları. Babalarının ülke çapında oldukça beğenilen bir yazar olduğunu biliyorlar, ama çocukların bilmediği bir şey var. Babaları, Hitler aleyhinde hiciv dolu yazılar yazan, bununla yetinmeyip radyo programları yapan bir yazar.
Etraflarında Nazi partisinin kurduğu çember gittikçe daralıyor ve sonunda yazılarını takip eden bir polis memuru (ki aslında polisin neredeyse tamamı Nazi) tarafından gizlice uyarılıyorlar. Ardından önce babası, sonra Anna, Max ve annesi onlar açısında oldukça gergin bir tren yolculuğundan sonra Almanya'dan çıkmayı başarıyorlar. Kısa süre diye çıktıkları bu yolculuk asla bir daha vatanlarına dönememek demek aslında. Önce İsviçre, ardından Fransa ve son durak İngiltere. Ölümden kurtuluyorlar ama kurtulamadıkları bir şey var; vatanlarından ayrılmanın acısı. Vatan demek özlem demek, geride bırakılan dostlar demek, ''geçmiş'' demek… Özellikle çocuklar bu duyguyu tam anlamlandıramıyorlar. Zaman geçtikçe içlerinde yavaşça büyüyor. Arada gün yüzüne çıkıyor. Kitabın okuyucuları olan bizler bunu Anna'nın gözünden tanık olduğumuz yaşam olaylarıyla anlıyoruz. Almanya'daki totaliter düzen onları yurtlarından koparıp atıyor.  Anlıyoruz ki, onlar artık ebediyen mülteci...  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder