Çocuk Kitaplığı

Çocuk Kitaplığı

20 Kasım 2013 Çarşamba

Aile kurumuna keskin bir eleştiri: Matilda



Matilda
Ronald Dahl
Can yayınları, 2007
 9+ yaş
Derya Ural
    
 Çocuk edebiyatının üretken yazarlarından Ronald Dahl’ı 23. ölüm yıldönümünde keyifli bir hikaye ile anıyoruz.
Her çocuk diğerinden farklıdır. Kimileri vardır ki kendi yaşıtlarının gösterdiği özelliklerin çoğunu göstermez. Kitabımızın kahramanı Matilda da bu çocuklardan biri. Ailesinin onu zamanı geldiğinde söküp atılması gereken bir kabuk, bir ur olarak gördüğü Matilda üstün yeteneklere sahip. Henüz üç yaşındayken okumayı kendi kendine öğrendi, beş yaşına geldiğinde ise ailesinin bütün sınırlamalarına rağmen köyündeki kitaplıkta bulunan bütün kitapları okudu.

Matilda’nın yetenekleri, çocuğuna karşı en ilgisiz olabilecek ailenin bile gözünden kaçmayacak türden; ancak bay ve bayan Wormwood kendi boş yaşantıları içine o kadar gömülü ki çocuklarındaki bu olağan dışılığı göremiyor. Aslında Dahl,  Matilda’nın ebeveynlerini abartılı bir dille yazarken kapitalist üretim şeklinin yarattığı aile modelini anlatıyor bizlere. Hikâyemizin ana kahramanlarından anne Wormwood, haftanın beş gününde on mil uzaktaki bir kasabaya bingo oynamaya giderek zamanını boş ve anlamsız bir şekilde geçiren, baba Wormwood ise elden düşme otomobil alım satımı ile uğraşmakta; insanları kandırarak hak etmediği bir şekilde para kazanmayı bir üstünlük, bir beceri olarak görüyor.


Matilda ve ebeveynleri arasındaki bu doku uyuşmazlığı, bizim küçüğü anne babasının gözünde işe yaramaz bir baş belası yaparken,  Matilda onlara haddini bildirmeye kalkışacak ve oyunlarla sahtekâr babasının kibrini altüst etmeyi birazcık da olsa başaracak. Ama bir sorun vardır. Ne mi?

Bu yetenekli kız, küçük bir çocuk olarak bu kez de eğitim sisteminin yarattığı şiddet, baskı ve çarpıklıkla karşı karşıya kalır. Kitabın bu bölümünü okurken, bu kadar abartılı olmasa da bu sahneleri tanıyorum ben diye düşündüm. Benimkisi bir şans mı bilemiyorum, çocukları saçlarından tutup onları başının etrafında son hızla döndürüp olabildiğince uzağa fırlatan bir okul müdürüyle hiç karşılaşmadım. Karşılaşsaydım da bu beni şaşırtmazdı sanırım. Sonuçta yaşadığımız sistem ne kadar insana yabancıysa onun uzuvlarından biri olan eğitim sistemi de çocuğun doğasına o kadar yabancı.

Kahramanımız Matilda, kimseye nefes aldırmayan başöğretmenle de baş etmenin bir yolunu bulur. Ona hayatı boyunca unutamayacağı bir ders verir ve başöğretmenin tası tarağı toplayıp köyü terk etmesine neden olur.

Bu arada anne baba da yaptıkları sahtekârlıklardan dolayı ülkeyi terk etmek zorunda kalırlar. Anne babası giderken, küçük kız, onu anlayan tek kişi olan öğretmeni Bayan Honey ile köyde kalmayı başarır.

Matilda, aslında günümüzün yozlaşmış ve yabancılaşmış ailesi, çocuğun dilinden anlamayan baskıcı ve ezberci eğitim sistemine bir eleştiri olabilecek anlamlı bir kitap.

Charlie’nin Çikolata Fabrikası adlı kitabıyla tanıdığımız Ronald Dahl, yarattığı kahramanlarıyla tüketime dayalı bir sistemin toplumun bütün mekanizmaları üzerinde yarattığı etkiyi gözler önüne sererken, Matilda ise bu anlamda çocuklar için hem keyifli hem de sistem çelişkilerini anlayabilecekleri bir kitap olarak dikkat çekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder