Çocuk Kitaplığı

Çocuk Kitaplığı

7 Ağustos 2013 Çarşamba

Gökten taş yağacak!

Seval Akça

Ankara Üniversitesi Rasathanesi halk etkinliklerinden biri de bu hafta sonu gerçekleştirilecek. Perseid göktaşı yağmurunun en yoğun olduğu bu gündeki etkinliğe gitmeden önce “Küçük Sırlar”, “Jüpiter’in Eteği” ve “Uzay Denen O Yer” i çocuklarla birlikte okuyabilir ve eğer şansınıza hava kapalı değilse bu güzel geceyi tecrübe edebilirsiniz. Aynı zamanda çeşitli sunum ve teleskopla gözlem imkanı da olan etkinliğe, kendi gözlem araçlarınızla da gelmeniz mümkün. Rasathaneden bir de uyarı var; havanın soğuk olması ihtimaline karşın kalın kıyafet getirmeyi unutmayın. 

Tarih : 11 Ağustos 2012 Pazar 
Başlama Saati : 19:30 
Bitiş Saati : 01:00 

Gözlenecek olan cisimler:Ay, Venüs, Satürn, Perseid GöktaşlarıAdres : Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi, İncek Bulvarı Ahlatlıbel / AnkaraTel: 0 312 489 80 06


Saatine kadar biliyoruz ve dört gözle bekliyoruz...

Ağustos ayında her sene olduğu gibi bu sene de başımıza taş yağıyor. Yılın en şiddetli göktaşı yağmuru olan Perseid Göktaşı Yağmuru bu ayın 12’sini 13’üne bağlayan gece en şiddetli zamanını yaşıyor ve saatte 100’e yakın göktaşı görme imkanı sunuyor bizlere. Bunun için öncelikle şehirden biraz uzaklaşmanız gerekecek. Şehir ışıkları bu görsel şölenin yaşanmasını engelliyor maalesef.

Şekil.1


Peki göktaşı yağmurları nasıl gerçekleşiyor? Kuyruklu yıldızlar buz (su ve donmuş gaz) , kaya ve toz parçacıklarından oluşurlar. Güneş sisteminin oluşumundan arta kalan parçacıklar kuyruklu yıldızların kaynağıdır ve bizi güneş sisteminin ilk hallerinden haberdar eder. Bu yüzden yere ulaşan göktaşları bizim için çok değerlidir ve bu nedenle göktaşı yağmurları dört gözle beklenir. 

Kuyruklu yıldızlar; güneş odaklı ve gezegen yörüngelerine göre çok basık yörüngelere sahiptirler (Şekil 1). Bir kuyruklu yıldız, yörüngesi üzerinde hareket ederken güneşe yaklaştığı zaman buz yapısı erir, kaya ve toz parçacıklarının yörünge üzerinde kalmasına neden olur. Dünyanın yörüngesi ile bir kuyruklu yıldızın yörüngesi kesiştiği zaman ise sürtünmesiz ortamdaki kaya ve toz parçacıkları dünyanın atmosferine girdiğinden sürtünme etkisiyle ısınır ve yanmaya başlar. İşte gördüğünüz o dilek yıldızları aslında göktaşlarıdır!
Perseidler dediğimiz göktaşları Swift Tuttle kuyruklu yıldızının yörüngesi ile dünyanın yörüngesinin Perseus (Kahraman) takımyıldızı doğrultusunda kesişmesi ve göktaşlarının bu doğrultudan atmosfere girmesiyle bir şölene dönüşür. Göktaşı yağmurunda tek tek göktaşlarının hareketi bize rastgele gibi gelir ama aslında hepsi tek bir noktadan saçılır. Örneğin perseid göktaşları perseus takım yıldızından doğru saçılır.
 
Şekil.2
Şehir ışıklarından uzak, bulutsuz bir gecede belki de yapılabilecek en güzel şeydir göktaşı yağmurunu izlemek. Gökyüzünü daha çok sevme sebebidir. Yüreğimize düşecek bu tatlı duyguyu sevdiklerimizle, ailemizle paylaşmanın tam zamanı… 

Çocuklarımızın da ilgisini çekebilecek ve onları gökbilime 
meraklandıracak bu eşsiz gök olayını bir gece uykusuz kalmak pahasına da olsa izlemeliyiz .
Gece yarısı gökyüzünün nasıl göründüğüne Şekil 2’den bakarak Perseus (kahraman) takımyıldızını, kuzeydoğu doğrultusunda bulabilirsiniz.
Çocuklarınızın astronomiye olan ilgisini; eğer şanslı bir gününüzdeyseniz göktaşı yağmurunu onlarla birlikte izleyerek ya da önereceğimiz astronomi ile ilgili öykü kitaplarını ona okuyarak ya da okutarak arttırabilirsiniz.
Galileo’nun teleskopu uzaya çevirişinin 400. yılına denk gelen 2009 yılı Unesco ve Birleşmiş Milletler tarafından “Dünya Astronomi Yılı” ilan edildi. Bu yılda “Küçük Sırlar” ve “Jüpiter’in Eteği” astronominin büyüsünü çocuklara aktarmak için özel olarak hazırlandı.


Gökyüzünün küçük sırları


Küçük Sırlar

Sevim Ak

Resimleyen : Gözde Bitir Sındırgı

Can Çocuk Yayınları

2009
32 sayfa
Tanıtacağımız kitaplara Can Yayınları’ndan Sevim Ak’ın “Küçük Sırlar” adlı kitabı ile başlamak istiyoruz. “Küçük Sırlar” en yalın şekliyle küçük Sıla’nın sırlarının annesi tarafından öğrenilmesinden sonra, Venüs’ün evrenin sırlarını Sıla ile paylaşmasını konu alıyor. Venüs’ün evrenin sırlarını Sıla’ya anlatırken kullandığı yalın dili ve Sıla’yı oradan oraya sürükleyen hayal gücüyle evrene bir pencere açıyor. Bir meteorun peşine takılan Sıla dünyada, ayda ve venüste kısa bir tur attıktan sonra ışıl ışıl bir evrene de yolculuğa çıkıyor ve Venüs onu yıldızlara çıkarırken yıldızların ve gezegenlerin uzaklıklarında kullandığı karşılaştırmalar ile uzaklık kavramını çok güzel vurguluyor. Gezegenlerin büyüklük ve parlaklıklarını anlatırken kullandığı sade ve çocuksu dili ile de çocukların ufkunu açtığını söylemek mümkün. Yazar gökyüzünü ve evreni merak ettirirken verdiği yol gösterici bilgiler ile çocuklarımızda bir astronomi farkındalığı yaratıyor.


Jüpiter’in Eteği

: Faruk Duman

Resimleyen : Mustafa Delioğlu

Can Çocuk Yayınları

2. Basım, 2012
32 sayfa
Etekli gezegen
Bir diğer kitabımız ise Faruk Duman’ın yazdığı “Jüpiter’in Eteği”. Bu kitapta Jüpiter’in küçük bir teleskop yardımıyla bile görebildiğimiz kuşaklarını Jüpiter’e giydirdiği etekle, Güneş Sisteminde en çok uyduya sahip olan Jüpiter’in uydularını ise ona duydukları sevgi ile onu izleyen hayranları olarak betimleyen yazar, kullandığı kişiselleştirmelerle çocukları Jüpiter’in yanına o muhteşem manzaranın içine çekmeyi başarıyor.



Uzay Denen O Yer

Helen Sharman

Resimleyen : Mic Rolph

Çeviren : Murat Alev

Tübitak Popüler Bilim Kitapları

2008
32 sayfa
Astronot olmanın hayali
Dünyadaki en eski bilim olduğunu söyleyebileceğimiz astronominin insanda uyandırdığı merak ve beraberinde gelen soru sorma isteği bilimsel düşünmeyi çocuklarımıza aktarabileceğimiz etkin bir yoldur. Uzaya çıkmaya meraklı ufaklar için son tanıtacağımız kitap ise Tübitak Yayınları’ndan çıkan “Uzay Denen o Yer”. Kitap astronotların eğitim süreçlerini, uzayda nasıl yaşadıklarını ve neler yaptıklarını merak eden çocukların merakını gidereceğini düşünüyoruz. Uzaya adım adım yaklaşmanın her anını birebir yaşatan bu kitap çocuklarınıza ve hatta size bir astronot olmanın hayalini kurduracak.
Son söz Küçük Sırlar’ dan, astronomi yolculuğuna dair:
“Sizin bilemeyeceğiniz öyle çok renk, ışık, ses, hayal dolaşır ki Evren’ de. Minik Meteor’un eteğine her şeyden bir şeyler bulaşmıştır. Kayarken onu izlemelisin. Balık ağına benzeyen, türlü canlılar, taşlar, hayal bulutları, uzay çöpleriyle hınca hınç dolu eteği ne güzel dans eder! Nazlı nazlı salınışını izlerken nefesin kesilebilir.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder