Çocuk Kitaplığı

Çocuk Kitaplığı

25 Eylül 2013 Çarşamba

Bir Balık ve Umuda Yolculuk

Balık
Laura S. Matthews
Çeviren: Mine Kazmaoğlu
Günışığı Kitaplığı
10. Basım
2012
9 yaş +



Gökçen Düzkaya

Hayatta kalma mücadelesini dostlukla ama en çok sevgiyle anlatan Balık, bugünlerde duymaya en çok ihtiyaç duyduğumuz şeyi, umudu satır aralarından bize fısıldıyor. 


Tehlikeli bir dünyada sevgi ve umudun öyküsünü bize bir balıkla bir çocuğun kurduğu bağ üzerinden anlatan bu çok ödüllü kitap, aynı zamanda yaşama tutunmayı ve hayatta kalma arzusunu, direnmeyi, savaşın ne kadar korkunç bir durum olduğunu bir çocuğun gözünden oldukça başarılı bir biçimde aktarıyor.  Çocuğun yaşatmaya çalıştığı minik Balık, aslında insanlığın umuda yolculuğunun sımsıcak öyküsünü anlatıyor bizlere…

Barış, Hayallerimiz Kadar Gerçek

Ay’a Tırmanan Çocuk


Resimleyen: Polly Dunbar

Çeviren: Mine Kazmaoğlu
Günışığı Kitaplığı, 3. Basım, 2012
8 yaş +

Selin Çoruh

Küçük Paul’un hikayesi; güzelliklere ulaşmak için hayallerimize doğru uzanmanın yeterli olduğunu ve bunu yapabilmek için de birazcık hayal gücüne, cesarete ve en önemlisi dayanışmaya ihtiyaç duyduğumuzu anlatıyor. Savaşı isteyenlere inat biz barışı ve güzellikleri hayal edelim, çünkü hayallerimize bomba işlemiyor.

Ay’a tırmanan çocuk, savaşın sıcak bir gündem olduğu şu günlerde savaşı bir seçenek olarak bile düşünmemiş Paul’un bir günlük büyük macerasını anlatıyor bize. “Sosis yemek savaşa gitmekten çok daha iyidir” iddiasının sahibi kahramanımız Paul, çok katlı, yüksek bir apartmanın bodrum katındaki evinde yalnız başına ne yapacağını bilmez otururken, aklına birden gökyüzüne dokunmak gibi parlak bir fikir gelir. Bunu gerçekleştirmek için apartmanın en üst katına çıkması gerekmektedir ve evde bulunan annesi ile babasından habersiz dışarı fırlar. Paul binanın üst katlarına doğru tırmandığı bu yolculuğu sırasında apartman sakinleri krosçu Harry, kırmızı paltolu Clara ve onun kırmızı paltolu kanişi Clarence’le karşılaşır. En üst kata çıktığında ise ressam Mabel’in ikiz kardeşi olduğunu iddia eden Molly ile tanışır. Bu esnada Paul’un annesi ve babası meraklanmış bir şekilde peşinden içeri girerler ve Molly ile sohbete dahil olurlar.

18 Eylül 2013 Çarşamba

Bir araya gelince devleşen cüceler: Montava’nın Cüceleri


Mantova’nın Cüceleri

Gianni Rodari
Çeviren: 
Filiz Özdem
Resimleyen: Margherita Micheli
Yapı Kredi Yay. Ağustos 2013, 1. Basım
3+  yaş

Emel Güneş

Rodari bu kez, onursuz yaşamaya boyun eğmeyip “devleşen” cücelerin hikâyesini anlattığı Mantova’nın Cüceleri isimli kitabı ile Türkiye’deki küçük okuyucularının karşısına çıkıyor.


Direniş rüzgârını yeniden estiren Eylül’le birlikte kitapçıların raflarında da masal dünyasından bir başkaldırı öyküsü yerini aldı. soL Kitap ekinin takipçilerine tanıdık gelecek bir yazardan… Mavi Ok’ta haksızlıklar karşısında bir oyuncak trenini bile yollara düşürdüğünde; Soğan Oğlan’ın babasını hapisten kurtarmak için verdiği mücadelenin sonucunda tüm sebzeler için tiranlığı sona erdirerek cumhuriyetin kurulduğunu müjdelediğinde olduğu gibi, savunuculuğunu yaptığı ilerici değerleri yaratıcı bir şekilde eserlerine katmayı başarmış olan Gianni Rodari’den.

11 Eylül 2013 Çarşamba

Kuşatma Altındaki Şehir “Leningrad” tan bugün öğreneğimiz bir şeyler var…

Oleg ya da Kuşatma Altındaki Şehir
Jaap Ter Haar
Çeviri : Ersel Kayaoğlu
Can Yayınları, 5. Basım, 2013
10 yaş +
Gökçen Düzkaya

Savaşı bilmeyen bir çocuk, nasıl savaş karşıtı olabilir? Savaş, şimdi bugün tam da bu kadar yakınımızdayken hem de.. O vakit çığırtkanlar savaş nidası atarken çocuklarımıza kitaplarla anlatalım bu belayı. Anlatalım ki barışın sesi daha yükselsin. 

“Leningrad mı? Amma da geriye gittin. O kadar uzaktan öğrenecek ne çıkar insanlık yararına?” diyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü yürekli Sovyet halkı yaklaşık yirmi milyon insanını feda ederek kovdu Hitler faşizmini ülkesinden ve dünyaya yeni bir umut verdi. Bir savaş ki dillere destan olmuş, üzerine onlarca şiir ve kitap yazılmış, onca tablolara resmedilmiş; kısa yüzyılımızın orta yerinde bir demir çubuk gibi sallanarak 1917 Ekim Devrim’i ile başlayan onurlu yılları 90’lı yıllara kadar uzatmış. Keşke tüm bunlara acılar içinde kazanılan bir savaş vesilesiyle olmasaydı ama hepimiz biliyoruz ki İkinci Dünya Savaşı Sovyetler Birliği’ni yani işçilerin şöleniyle yeniden kurulmuş bir koca yeryüzü parçasını dünyadan bir daha dönmemecesine silmek için çıkarılmıştı emperyalist dünya tarafından. Fakat paylaştıkları dünyada bir “Kızıl Yıldız” olduğunu unuttular. Dosta düşmana gösterdi o zaman Sovyet halkı tüm yurtseverliğini.  Hiç de savaş yanlısı olmayan halk, başa gelen çekilir diyerek verdi elinden gelen mücadeleyi…

4 Eylül 2013 Çarşamba

Çocuklar için; “Kendine ait bir oda”

Yaşlı Kadın ve Papağan
Virginia Woolf
Kırmızı Kedi Yayınevi
Çeviren: İlknur Özdemir
1. Basım
7 yaş ve üstü


Evrim Gökçe

Woolf, neden kadınlara kendine ait bir oda gerektiğini ama çoğu kez de sahip olamadıklarını izah etmişti. Biz de eklemeden geçmeyelim, çocukların da kendine ait bir odaları olmalı ve neden olamadığını biliyoruz.

Kimi kitaplar vardır ilk cümlesi sükselidir, okurlar ezbere bilir. Misal; “Mutlu aileler birbirine benzerler, her mutsuz aileninse kendine özgü mutsuzluğu vardır”, Kafka’nın Dönüşüm’ünden bir ilk cümledir.

Kimi kitaplar vardır, sayılırlar, kitap fuarlarından çok çalınırlar, lakin iş okumaya gelince, yaz tatiline, sömestra ertelenir, asla gidilmeyen randevuların mağdurları olurlar. Ne üzücü ki Kapital biraz böyledir, Direnmenin Estetiği de, söz konusu randevularda ekilmek ise, Kapital’den geri kalmaz.

Kimi kitaplar da, bir mevzunun en has kitapları olurlar. Diyelim ki, feminist okumalara ilgi duyar hale geldiniz, kitaplığınızın bir rafını “kadın kitaplarına” evireyim dediniz. O halde,  Virginia Woolf’un “Kendine Ait Bir Oda”sı, kitaplığınızın en ışıklı rafının en baş köşesini almış olmalıdır. Zira bu kitaplıkların da, bir kuralı kaidesi, adab-ı muaşereti vardır.

Virginia Woolf, kitaplığınızın “kadın köşesi”nde fiyakalı bir mevziyi hakkıyla göğüsleyedursun, gözünüzden kaçmasın diye söylüyoruz, kendisinin bir de çocuk kitabı vardır.

Bu hafta size tanıtacağımız “Yaşlı Kadın ve Papağan”, Woolf’un tek çocuk kitabı ve kitaplığınızda bir yeri hak etmeli gibi duruyor.

Masallarla gerçeği inşa eden büyücü: Angel Karaliyçev

Açgözlü Turnabalığı
Angel Karaliyçev
Çeviren: Ülker İnce
Resimleyen: Turgut Keskin
Can yayınları, 3. Basım, Mart 2008
7 yaş +

Ezgi Karataş


 Bulgaristan’da köylü bir ailenin çocuğu olarak doğan,  anılarında biriktirdiklerini ve çocukluğunun hayallerini tüm dünya çocuklarına armağan eden Karaliyçev’in masallarının temelinde dayanışma ve paylaşma var.

Bir süredir masal alemlerinde gezinmediğimizi ve büyülü dünyaların kapılarını açmadığımızı fark edince, bu hafta ‘Balkanların Andersen’i olarak anılan Angel Karaliyçev ile merhaba demek istedik. Çocukları nehirdeki tüm yaşamlarını yok sayarak mideye indiren açgözlü turnabalığıyla, minicik bir çocuğun gözyaşı iken dünyayı dolaşıp sonunda derenin sularına karışıp güçlenen damlayla ve nicesiyle tanıştırmak istiyoruz.

Biz istiyoruz ki çocuklar masallar aracılığıyla çürümüş sistemi anlasın, anlasın ki dört yanımızı çeviren gözü dönmüş oburlara savaş açan ve her gün damla damla güçlenenler arasına karışsın. Hayal ediyoruz ki çocuklar masallar aracılığıyla emekten, dayanışmadan, iyilikten yana saf tutsun. Ve mücadeleyi örüyoruz ki anneler uzun çalışma saatlerinden sonra evlere yorgun argın gelmesin, babalar uzun karlı yollardan gelecekse ellerinde sıcacık ekmeklerle dönsün.